Header Ads Widget

Responsive Advertisement

Türk Kültür Coğrafyası


Türkler, binlerce yıldır Orta Asya’da yaşayan, uzun ve zengin bir tarihe sahip bir halktır. Kültürleri bu süre zarfında Moğollar da dahil olmak üzere pek çok istilacı tarafından şekillendirilmiştir. Türk ulusu üç ana etnik gruptan oluşur: Doğu Anadolu Türkleri, Batı Anadolu Türkleri ve Azeriler; her birinin ülke genelinde konuşulan kendi dilleri vardır. Türk edebiyatının büyük bir kısmı 20. yüzyılın başlarına kadar Arapça yazılmış olsa da, modern Türk yazarlar cinsiyet eşitliği ile ilgili temaları ve bugün Avrupa’da yaşayan göçmenlerin karşılaştığı sorunları giderek daha fazla ele almaktadır.

Türklerle İlgili İlk Etnografik Kaynaklar

Batı’da Türklerden ilk kez 10. yüzyılda “Türk” olarak bahsedilmiştir. Bu terim İbn Fadlan ve İbn Cübeyr gibi Arap yazarlar ve gezginler tarafından kullanılmıştır. “Türk” kelimesinin bir halka atfen bilinen ilk kullanımı 7. yüzyıl Çin kroniklerinde kaydedilmiştir, ancak bu tarihte sadece belirli bir kabileye (daha sonra Uygurlar olarak bilinecek olan Türkler) atıfta bulunulmuştur.

Doğu kaynaklarında Türklerden ilk kez bahsedilmesi, Batı’daki benzerlerinden biraz daha sonra – MS 920 civarında – Çin haritalarında “birleşmiş kabileler” anlamına gelen T’u-chüeh veya Tujue adlarıyla göründüklerinde gerçekleşmiştir. Bu erken dönem kayıtları, ilk bakışta bu göçebe halklar hakkında çok az şey bilinmesine rağmen, Orta Asya’nın uçsuz bucaksız bozkırlarının her iki yakasındaki geniş toprak parçalarını fethederek dünya tarihi üzerinde bir etki yaratmaya başladıklarını göstermektedir.

Edebiyat

Türk edebiyatı 1.000 yılı aşkın zengin bir geçmişe sahiptir. Türk şiirinin en eski örnekleri 9. yüzyıla, bilinen en eski düzyazı örnekleri ise 10. yüzyıla aittir.

Osmanlı İmparatorluğu, epik şiir ve düzyazının yanı sıra seyahatnameler ve anılar da dahil olmak üzere her türde bir dizi edebi esere ev sahipliği yapmıştır. Bunların en önemlileri Sultan 2. Mehmed (1444-1446) ve I. Süleyman (1520-1566) dönemlerinde yazılanlardır. Bazı önemli örnekler şunlardır:

  • Evliya Çelebi’nin 1671-1672 yılları arasında Avrupa ve Küçük Asya’da yaptığı kapsamlı seyahatleri anlattığı “Seyahatname”;
  • Yusuf Has Hacip’in “Kutadgu Bilig” (“İyi Öğütler”); bu felsefi risale devlet yönetimi, eğitim sistemleri ve din gibi hayatın farklı yönlerini incelemektedir;
  • Kemalpaşazade Nasuh Bey’in “Tevarihi Bursa” (“Bursa Tarihi”)

İnsan ve Toplum

Türk halkı geleneksel olarak aşiretlere, klanlara ve alt klanlara bölünmüştür. Aşiret, Türk toplumundaki en büyük sosyal birimdir ve birçok alt aşiretten oluşur. Klanlar, farklı kabilelerin üyeleri arasında evlilik yoluyla oluşur; daha sonra alt klan birimlerine ayrılabilirler.

Türk Mitolojisi ve Halk İnançları

  • Türk mitolojisi, dünyanın yaratılışını, insanların kim olduğunu ve nereden geldiğini açıklayan bir dizi hikayedir. Bu mitler aynı zamanda bize cennette yaşayan tanrıları ve onların yeryüzündeki insanlarla olan ilişkilerini de anlatır.

Türk kültürünün en önemli parçası folklorudur çünkü insanlara, başkalarının inançlarını veya geleneklerini kırmamak için belirli durumlarda ne yapmamaları veya söylememeleri gerektiğini göstererek hayatlarını nasıl daha iyi yaşayacaklarını öğretir.

Özetlemek gerekirse;

Umarız bu makale size Türk kültürünün tarihi ve zaman içinde nasıl geliştiği hakkında iyi bir genel bakış sunmuştur. Ayrıca tüm okuyucularımıza çalışmalarımıza gösterdikleri ilgi ve destek için teşekkür ederiz!

Yorum Gönder

0 Yorumlar